باب: من قال
ليؤذن في
السفر مؤذن
واحد.
17. Seferde Bir Müezzin Ezan Okusun Diyenlerin Görüşü
حدثنا
معلى بن أسد
قال: حدثنا
وهيب، عن
أيوب، عن أبي
قلابة، عن
مالك بن
الحويرث : أتيت
النبي صلى
الله عليه
وسلم في نفر
من قومي،
فأقمنا عنده
عشرين ليلة،
وكان رحيما
رفيقا، فلما
رأى شوقنا إلى
أهالينا، قال:
(ارجعوا
فكونوا فيهم،
وعلموهم، وصلوا،
فإذا حضرت
الصلاة
فليؤذن لكم
أحدكم، وليؤمكم
أكبركم).
[-628-] Malik İbn-i Huveyris'ten şöyle nakledilmiştir: Kabilemden bir grup
insanla birlikte Nebi Sallallahu Aleyhi ve Sellem'in yanına geldim.Yirmi gün
yanında kaldım. Çok merhametli ve yumuşak kalpli biriydi. Ailelerimize olan
özlemimizi fark edince bize: 'Geri
dönün, onların yanında olun, onlara dinlerini öğretin ve namaz kılın. Namaz
vakti girince biriniz ezan okusun, en büyüğünüz de namaz kıldırsın' buyurdu.
Tekrar: 630, 631, 658, 685, 819, 2848, 6008, 7246.
AÇIKLAMA: (Seferde Bir Müezzin Ezan Okusun Diyenlerin
Görüşü) Öyle anlaşılıyor ki, İmam Buharî bu başlık ile Abdürrezzak İbn
Hemmâm'ın sahih senetle naklettiği şu hadis’e işaret etmektedir: "İbn
Ömer, sefer sırasında sabah namazı İçin ezan okuyup kamet getirirdi." İmam
Buhârî bu başlığı kullanmak suretiyle, hazar ile -seferin bir farkının
olmadığını belirtmiştir. Bu konuda zikredilen hadisten ilk etapta akla gelen
manaya göre, sefer sırasında okunan ezan tekrarlanmaz. Çünkü bu rivayette
sabah namazı ile diğer namazlar birbirinden ayırt edilmemiştir. Buna göre
"Seferde Bir Müezzin" demenin bir anlamı kalmaz. Çünkü hazarda da
ancak bir müezzin vardır. Evlerin uzak olduğu durumlarda birden fazla müezzine
İhtiyaç duyulduğunda her müezzin bir yöne doğru ezan okur. Ancak hep birlikte
ezan okumazlar.
Denildiğine göre ilk kez hep birlikte ezan okumayı Emeviler
başlatmıştır. İmam Şafiî "el-Ümm" adlı eserinde şöyle demiştir:
"Müezzinlerin hep beraber ezan okumalarından çok, bir müezzinin diğeri
bitirdikten sonra ezan okuması daha çok hoşuma gider. Ancak cami büyükse bir
vakit içinde caminin her bir köşesinde bir müezzinin kendi cihetindekilere
namaz vaktini duyurmak için ezan okumasında bîr sakınca yoktur."